Bahar aylarının gelmesiyle birlikte
doğanın canlanması ve çiçeklerin açması birçok kişi için keyifli olsa da,
alerji hastaları için zorlayıcı bir süreç de başlamış demektir. Mevsimsel
değişiklikler, çiçeklenme ve polen yayılması gibi faktörler alerji semptomlarının
artmasına neden olabilir.
Alerji vücudumuzun bağışıklık
sisteminin çevremizde bulunan ve zararlı olmayan bazı maddelere karsı, ki
bunlara alerjen denir, aşırı seklide ve anormal bir reaksiyon vermesidir.[1]
Bu yazıda, bahar alerjilerinin nedenlerini, korunma yollarını ve tedavi seçeneklerini inceleyeceğiz.
Bahar Alerjilerinin Nedenleri
Günümüzde alerjik hastalıklar başlıca
gelişmiş ülkelerde olmak üzere artış göstermekte ve önemli bir toplum sağlığı
problemi olmaktadır. Alerjik reaksiyonlar, her yaş grubunda çocuk ve
erişkinlerde çeşitli organlarda klinik bulgular ortaya çıkarabilirler. Alerjik
hastalıklar hastaların ve ailelerin sağlığını ve günlük yaşamını önemli ölçüde
etkilemektedirler. Ülkemizde de alerjik hastalıkların görülme sıklığında artış
olduğu bildirilmektedir.
Polen Alerjisi: Polenler ilk dikkati çeken alerjenler
olup, dış ortamın en yaygın alerjenidir. Özellikle rüzgarla taşınan polenler,
alerjiye yatkın kişilerde hapşırık, burun akıntısı, kaşıntı ve gözlerde sulanma
gibi semptomlara yol açabilir.
Toz Akarları: Evlerde bulunan toz akarları,
mikroskobik canlılardır. Bahar aylarında evlerde hava sıcaklığı arttıkça toz
akarları da çoğalabilir ve alerji semptomlarını tetikleyebilir.
Mantar Sporları: Nemli ortamlarda çoğalan mantar sporları
da alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Özellikle bahar aylarında yağmurdan
sonra nem oranı arttığında mantar sporları da artar ve alerji semptomlarını
tetikleyebilir.
Hayvan Tüyleri: Evcil hayvan tüyleri de alerjik
reaksiyonlara neden olabilecek önemli bir alerjendir. Bahar aylarında
pencerelerin açık olması nedeniyle hayvan tüylerine maruz kalma riski de
artmaktadır.[2]
Korunma Yolları
Ev Temizliği: Ev içinde sık sık temizlik yaparak toz
ve mantar sporlarını azaltabilirsiniz. Özellikle yatak çarşafları ve havluların
sık sık değiştirilmesi ve yıkanması önemlidir.
Polen Sayımlarını
Takip Etme: Haber
kaynaklarından veya hava durumu uygulamalarından polen sayımlarını takip ederek
dışarıda geçirilecek zamanları planlayabilirsiniz. Polen seviyelerinin yüksek
olduğu saatlerde dışarı çıkmaktan kaçınmak veya maske takmak alerjik
reaksiyonları azaltabilir.
Alerjen
Filtreleri: Evde
kullanılan hava filtreleri ve klimalara alerjen filtreleri eklemek alerjik
reaksiyonları azaltabilir. Bu filtreler havadaki polen, toz ve diğer
alerjenleri yakalayarak alerjik semptomları hafifletmeye yardımcı olur.
Dışarı Çıkarken
Dikkat: Dışarı çıkarken güneş gözlüğü ve
şapka takmak polenlerin gözlerinizle ve burnunuzla temasını engelleyebilir. Eve
girdikten sonra kıyafetlerinizi değiştirmeniz ve duş almanız da polenlerin ev
ortamına taşınmasını önleyebilir.
Tedavi Seçenekleri
Antihistaminikler: Alerji semptomlarını hafifletmek için
antihistaminik ilaçlar kullanılabilir. Antihistaminikler, histamin etkisini
engelleyerek hapşırık, burun akıntısı ve kaşıntı gibi semptomları hafifletir.
Burun Spreyleri: Alerjik rinit semptomlarını azaltmak
için doktor önerisiyle burun spreyleri kullanılabilir. Burun spreyleri, burun
tıkanıklığını ve akıntısını azaltarak daha rahat nefes almanızı sağlayabilir.[3]
Göz Damlaları: Alerjik konjonktivit semptomlarını
azaltmak için doktor önerisiyle göz damlaları kullanılabilir. Göz damlaları,
gözlerde kaşıntı, kızarıklık ve sulanma gibi semptomları hafifletir.
İmmünoterapi: Uzun vadeli çözüm için doktorunuzun
önerebileceği immünoterapi seçeneğini değerlendirebilirsiniz. İmmünoterapi,
alerjiye neden olan alerjenlere karşı vücudunuzun toleransını artırarak alerjik
semptomları azaltır veya ortadan kaldırır.[4]
Sonuç
Bahar aylarında artan alerjik reaksiyonlarla
başa çıkmak, bilinçli önlemler almayı ve etkili tedavi yöntemlerini uygulamayı
gerektirir. Kendi sağlığınıza özen göstermek, doktorunuzla iletişimde kalmak ve
alerjinizin kontrol altında tutmak için gerekli adımları atmanız, baharın
tadını çıkarmanızı sağlayabilir.
[1]
Aslı Akpınar, A.Sibel Akalın, Harun Raşit Uysal, Probiyotiklerin Atopik
Dermatit Üzerine Etkisi, Academic Food Journal, 11(1) (2013) 83-87
[2]
Arif Hikmet Çatakoğlu, Atmosferdeki Polen Yükü ile Alerji Polikliniğine
Başvuru Sıklığı ve Hasta Şikayeti Arasındaki İlişkinin Araştırılması, Pamukkale
Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Hastalıkları Anabilim Dalı Uzmanlık Tezi, 2013
[3]
https://www.aid.org.tr/bahar-alerjisi-nedir/
[4]
https://alerjiastim.org.tr/bahar-alerjisi